
Damak çatlatan Konya Mutfağı, Selçuklu Saray Mutfağı ve Mevlevi Dergah Mutfağının en az bin yıllık lezzetlerini barındıran kuzu eti ve hamur işleri yoğunlukta olan yemekleri içerir. Kuzucu Ali’de de etler, hiçbir katkı maddesi koymadan sadece tuzlanarak , meşe odunu yanan ve fırın kebabı için özel olarak “yüksek kubbeli” imal edilen taş fırınlarda, bakır leğenler içerisinde, 3–5 dakika arayla sürekli alt-üst edilerek, kendi yağında/suyunda, toplam 5–6 saat süreyle, fırının ateşe yakın yerinde pişirilir ve daha sonra yine fırın içerisinde ateşten uzak bir yerde dinlenmeye alınır. Et, dinlendikçe lezzetlenir ve servise hazır hale gelir.

Kuzucu Ali’nin temeli babam (İbrahim Köroğlu) tarafından 1974 yılında Araboğlu Makasında küçük bir esnaf lokantası olarak KÖROĞLU LOKANTASI ismiyle atılmıştır. İkinci kuşak olan ben Ali Köroğlu tarafından marka olmanın önemine binaen 2014 yılında Konya Büsan Sanayide KUZUCU ALİ olarak faaliyete başlamıştır. Başarımızın ve tercih edilmemizin en büyük sebebi, çorbamızdan tatlılarımıza kadar tüm ürünlerimizde özellikle Kuzu Gerdanını farklı pişirme teknikleri ile fark yaratmış olmamızdır. En lezzetli Tandır (Furun) kebabını yapmak ve servis etmek misyonu ile başlayan markalaşma sürecimiz 2018 yılında Türkiye’de ilk ve tek olan Türk Lezzet Müzesinde İstanbul Şubesi olarak ikinci şubesini açmış bulunmaktayız. Tamamen yöresel lezzetleri bünyesinde bulunduran Türk Lezzet Müzesinde Kuzucu Ali en çok misafir ağırlayabilecek salona sahiptir.
Kuzunun en lezzetli ve az yağlı bölgesi olan gerdan ( boyun ) bölgesinden yapmaktayız. Süt kuzusunun bulunduğu 15 Mart ve 15 Kasım tarihleri arasında ortalama bir gerdan 150 gr ile 300 gr , diğer zamanlarda ise 250 gr ile 500 gr gelmektedir. Müessese olarak önerimiz gerdanı parçalamadan tüm bir şekilde ortaya sipariş etmeniz. 100 gr bir porsiyon olmak üzere ortalama 238 gr gelen bir gerdan iki kişilik servis edilebilir. ÖNEMLİ NOT : Birçok misafirimiz Kuzu Tandırı yağsız olarak talep etmektedir. Limonun doğası gereği ekşi olması nedeniyle nasıl az ekşili limon olmayacağı gibi Kuzu Tandır da doğası gereği yağsız olamaz.
Yağsız olursa zaten o Kuzu Tandır olmaz.

1200 lü yıllardan bu yana Konya’da yapılmakta olan Etliekmek Coğrafi Konum işareti almıştır. Kepek oranı yüksek olan esmer unların karışımından yapılan hamur ve Konya’ya özel et ve sebze karışımı ile benzersiz bir lezzete sahiptir. Orjinali kısa ve güdük olan Etliekmek son dönemlerde uzun, ince ve çıtır olarak daha çok tüketilmektedir.Kuzucu Ali’de Etliekmek arzunuza göre ister kuzu etinden isterseniz dana etinden hazırlanır.

Konya’nın davet ve düğün yemeklerinde ikram edilen olmazsa olmaz bamya çorbası; kurutulmuş çiçek bamyadan içerisine yağlı ve yaşlı kısır koyun eti katılarak yaklaşık 3 saat pişirilerek yapılır. İşletmemize gelen ve Bamya Çorbası tercih eden misafirlerimizin birçoğu yağlı koyun eti yemedikleri için hem lezzetli hem de şifalı olması için kuzu suyu ile yapmaktayız.
Bamyanın faydalarını paylaşmak gerekirse; çok yüksek bir oranda çözünen ve çözünmeyen lifleri bünyesinde bulundurmaktadır. Bamya da yüksek miktarda K, C, A, B1, B3, B6 ve E vitaminleri açısından da zengin bir besin kaynağıdır. Kalsiyum, bakır, demir, potasyum, manganez ve magnezyum açısından zengindir. Potasyum deposu olan bamya aynı zamanda sodyumi, tiamini pridoksin, selenyum ve pridoksin içermektedir. Kan pıhtılaşması ve kemiklerin güçlenmesinde iyi bir kaynak olabilmektedir. Yapılan çeşitli çalışmalarla da bamyanın sağlık açısından insan vücuduna güçlü ve oldukça yararlı etkileri olduğu ortaya koyulmuştur.
Bamyanın sindirim sistemine yardımcı olması, kolon kanserine karşı koruyucu rol üstlenmesi, obeziteyi azaltması, bağışıklık sisteminin güçlendirmesi gibi çeşitli faydaları bulunmaktadır.

